Birgün şoförüm Ünver bana bir askerlik hatırasını anlattı. Şöyleydi:
"Askerde iken ciple Çanakkale'nin Kirtepe Köyü'ne gidecektik. Akşam çıktık karargahtan. Yolda, cipin farları karşıma acaip bir müfrezeyi çıkardı. Nasıl heyecanlandım, nasıl frene bastım ben de bilmiyorum. Cip zınk diye durunca komutanım, neredeyse camdan fırlayacaktı. Döndü bana biraz da sertçe sordu:
-Ne var, niye durdun?
Elim ayağım titriyordu. Dedim ki:
-Komutanım siz görmüyor musunuz? Önümüzden, tüfekli teçhizatlı, bir manga yolu kesip geçiyor.
Ama kıyafetleri, şimdiki gibi değildi. Ben aptallaşmışken, komutanım, gözlerini ovuşturup, yerinde oturup kalktı ve mırıldandı:
-Çanakkale Harbi'ndeki asker kıyafeti. Başlarında fes var, poturlu hepsi. Biz rüya görmüyoruz değil mi?
-Hayır komutanım; görevdeyiz. Kirtepe Köyü'ne gidiyoruz.
Hiçbir şey söylemeden müfreze geçene kadar bekledik. Yolun karşısına geçip, ağaçlık arazide kayboldular. İkimiz de donduk kaldık. İlerlemeye başladık ama ikimizin de benzi kül gibiydi. Kirtepe'ye vardığımızda, bizim şoke olmuş halimizi gören, yaşlı bir amca sordu:
-Ne o komutanım? Nöbet Mangası'na mı rast geldiniz yoksa?
-Şey, evet! Nedir bu, anlatır mısınız?
-Ah komutanım ah! Bu manga, Çanakkale Savaşı'nda nöbet tutan bir manga imiş. Fransızlar bu bir manga askeri şehit etmişler o zaman. Ama, bu şehit manganın askerleri, her akşam, güneş battıktan sonra, görevini yerine getirmek için gidiyormuş gibi, yolu karşıdan karşıya geçip, ormanın içine yürüyüp, kaybolurlar."
Hatırayı dinlerken, o Nöbet Mangası gözlerimin önünde canlandı. Gönlüm yoğunlaşarak, gözlerimden damla olup aktı yanağımdan göğsüme doğru. Bu millet gerçekten çok çok büyük bir millet!
Faruk Demir Türkiye Gazetesi, 30.1.1995
Kaynak: Türkiye Gazetesi Takvimi, 15 Eylül 1999
Etiketler: Çanakkale, şehitler, ölmez, manga, askerlik hatırası, hikaye,
0 yorum:
Yorum Gönder